17 Kasım 2012 Cumartesi

BENDEKİ KADER...GEZMEYE , EĞLENMEYE GİDERİM...


 
10 Kasım’da Atatürk’ü Anma Törenini yaptık..Töreni arkadaşlar sağolsun çok iyi hazırlamışlardı…Törenden sonra evde kahvaltımı ettim…Kahvaltıdan sonra Ümraniye İkea’ya gittik…Gezelim ,tozalım dedik...Yolda acaip derecede yağmur yağdı…İkea çok güzeldi…Orda ev dekorasyonuyla ilgili bir sürü şey gördük…
 
Alt kattaki  cam kavanoz ve yapay çiçek bölümünü gezerken , 40-45 yaşlarında bir adamın kalp krizi geçirip yerde yattığına şahit oldum. Sağlıkçı var mı? Diye seslendiler..Ben tam oraya doğru ilerlemeye başlamıştım ki ; Bir doktorun koşarak geldiğini kalp masajı yapmaya başladığını gördüm… Ben ilkyardım bilgisine çok iyi sahip olmama rağmen şoka uğramıştım…Ne yazık ki  çok kötü görünüyordu..Galiba kalbinin büyük bölümü etkilenmişti...Titriyordum… Çok korkmuştum…Ne kadar acı...Gezmeye , eğlenmeye gelmişti ama..işte yaşamı bitiyordu:(  doktor gelince kızımla uzaklaştık , içimde bir acı...
 
Sonrasında  Üsküdar’da pide yedik…Eşimin arkadaşına oturmaya gittik..Orada üşüdüm…Ve sabahki olayın etkisi hala üstümdeydi…Azraile ve dünyanın geçiciliğine bir kez daha şahit olmuştum...

 Pazar günü evde sürünerek geçirdim…Titriyordum…O adamı hala unutamamıştım…

 Pazt. Günü ve Salı günleri titremem biraz hafifledi…Galiba bunda ilkokul II. Sınıfa giderken şahit olduğum kazanın etkisi var…3 küçük kız okuldaki bir törenden sonra yolun karşısına geçecektik...Uzaktan bir araba geliyordu...Geçmeyelim dedim..Yanımdaki arkadaşımın elini sımsıkı tuttum bırakmadım...Ama onun tuttuğu yanındaki arkadaşımızın elini tutamadım...aradan seneler geçti..."geçmeyelim diye" bağırdıktan sonrasını bi türlü hatırlayamıyorum...Arabanın ani fren sesini hatırlıyorum başkada bi şey hatırlayamıyorum...

 DÜNYADAN VAZGEÇTİM...SADECE SEVGİ ARIYORUM...SEVGİ İSTİYORUM...

Çarşamba günü sınıf arkadaşım Ce ile pastanede oturduk…Evde Perşembe gününe hazırlandım…Açıkcası Perşembe günüm nasıl geçti hatırlayamıyorum…Yalnız Perş. Gecesi gece 2’ye kadar bilgisayar başında oturdum…Bilgisayarda hiç işim bitmiyor…Bu bilgisayar yokken nasıl öğretmenlik yapıyorduk?

 

Cuma günü nöbetçiydim okulda…erkenden  saçıma fön çektirip gittim…Sabahtan akşama kadar  alt kattan üst kata bir in bir çık , öğrenciyi kontrol et, disiplini sağla ….Yeni nesle “Zil çaldı kızım, sınıfına gir hadi !”  dediğinde çok kolay cevap verebiliyorlar…Bir taraftanda  ders anlatıyorum  tabi..Cuma günleri kendimi prize takmalıyım herhalde…Eve geldiğimde haşatım çıkmıştı…Sadece çorba yapabildim… Dün akşam koltukta uyuya kalmışım…Bu sabah çok zor uyandım…

İyi geceler bıldurcunlaruuummm...ben kahve içmeye gidiyorum...

Hiç yorum yok: