29 Aralık 2012 Cumartesi

BU HAFTA...


24 Aralık Pazt. günü ağrılarım vardı...Ve ders proğramımın değiştiğini Aydın beyden aldığım yeni proğramımla öğrendim...İşkence katsayım arttı :) artık sosyal yaşam adına bi şey kalmadı bende..Bu yeni proğramla birlikte ! Okul , Okul , Okul...Bari bi yatak atayım ordan eve hiç gitmeyeyim...

İstanbulda yaşamak için bi çok şey var...Restoranlar , Tiyatrolar, sergiler , sinemalar , gezilecek semtleri ...Bi sürü şey var ama Benim  zamanım yok , zamanım olunca da  param olmadığından Sadece istanbulun pis havası kalıyor bana , yaşamak için...

25 Aralık salı günü okulda öğretmenler odasında biraz yazılı kağıtlarını okurum diye hayaller kurmuştum ama nafile! Her zamanki gibi 100 bin tane başka iş çıktı...yazılılar gümledi...üstüne üstlük öğretmenler arasında yüksek sesli bir kavga edildi...Yüksek sesle bağırılmasından korkan ben , Strese girdim...Her zamanki yaptığım gibi el kavga etti , rahatladı ben stresten hastanelik oldum! Tek güzel olan şeyse Gül hocanın Amasya'dan bana getirdiği lezzetli domateslerdi...Az bi şeydi ama çok beğendim.

Bi daha öğretmenler odasında sesini yükselten birisi olursa ben ya odayı terkedicem veya kulaklarımı tıkayacağım...Çok korkuyorum gerçekten...Ben çocukken , kavga çıkacak diye...İçim ürperirdi ! Allaha hep dua ederdim "beni kurtar"  diye...nedense...Büyüdüm öğretmen oldum ...Kavga eden insanlardan kurtulamadım...Meğersem insanın olduğu yerde sorun ve problem olurmuş ve hayat problemleri çözebilme sanatıymış! ve ben bu problem çözme işi söz konusu sürecinde pelte gibi yıkılıveriyorum..Çözüyorum ama bitmiş oluyorum...başkaları kavga ediyor ben hasta oluyorum...

Herneyse çarşamba günüm öyle iğrenç geçtiki ..Kollarım bacaklarım çok ağrıdı...yataktan çok zor kalktım...yemin billah ettim..."Bİ DAHA  DANA İNSANLARLA MUHATAP OLMAYACAĞIM ! " Kızımla akşam 16'da  dışarıda yürüdük biraz ama içimdeki titreme geçmedi...


Perşembe günü stresimi ve olumsuz enerjimi boşaltmak için Üsküdar denzi kenarına indim...Çok güzel bir güneş vardı..Balık tutuyorlardı deniz kenarında..Ve insanlar yürüyorlARdı. Deniz kenarında Şemsi Paşa Kütüphanesine kadar yürüdüm...


Çok severim Şemsi Paşa Kütüphanesini...Orası çok küçük gibi görünür ama içinde olmayan kitap yok sanki...fakat orası restorasyona alınmış..Bende bahçesinde biraz oturdum , okunan ezanı dinledim...Boğazı , nazlı nazlı geçen vapurları , Karşıda Beşiktaş'ı seyrettim...Mutlu oldum...


Cuma günü okulda nöbetçiydim...Nöbetim güzel geçti..Sınıfımdaki öğrenciler kavga etmişler yanıma geldiler ."Dersinize çalışın , kimseye uymayın , geçecek"  dedim. Hani 21 Aralıktan sonra insanlar daha sevgi dolu ve aydınlanmış olacaklardı?


Neyse ben dün gece saat 24:00'da  39 yaşına girdim...Mutlu seneler bana...

Hiç yorum yok: